Bir Pazar Hatırası, her hafta hayatın farklı renklerini ve ilham veren hikâyelerini ekranlara taşımaya devam ediyor.
Aydan Şener’in huzur veren sunumuyla pazar sabahlarını anlamlı bir ana dönüştüren program, bu bölümde sanatın estetik gücünü ve fotoğrafla gelen farkındalığı bir araya getiriyor.

Gül Erda, resim sanatına tutkuyla bağlı bir sanatçı olarak, tuvalle kurduğu içsel bağdan ve yıllar süren sanatsal üretim yolculuğundan söz ediyor.
Kadının toplumdaki yeri, sanatın iyileştirici gücü ve yaratım sürecinin ruhsal yönleri üzerine verdiği içten yanıtlarla izleyiciyi düşünmeye davet ediyor.
Renklerin dili, duygularla harmanlanan kompozisyonlar ve sanatta özgürlük üzerine yaptığı yorumlar bu bölümde öne çıkıyor.

Ali Gültekin, fotoğraf sanatçısı kimliğiyle objektifin ardındaki hikâyeyi anlatıyor.
Işık, gölge ve anın estetiğini yakalama konusunda verdiği örneklerle izleyicilere hem teknik hem de duygusal bir bakış açısı sunuyor.
Fotoğrafın belge niteliğinden öte bir sanat formu olarak taşıdığı anlamları ve görsel hafızamızdaki yerini derinlemesine değerlendiriyor.

Bu bölüm; görsel sanatların iç dünyamızla kurduğu bağı, üretmenin anlamını ve bakmanın ötesinde görmeyi teşvik ediyor.
Bir Pazar Hatırası, yine izleyen herkese unutulmaz bir pazar sabahı armağan ediyor.